Şubat Ayı Film Önerileri -1

Şubat ayıyla birlikte bundan sonraki her ay başıma bişey gelmeyecekse film, müzik ve kitap önerilerinde bulunmak istiyorum :)) Bunu tavsiye olarak değerlendirmemeniz rica olunur. Size tavsiye değil yalnızca öneri sunuyorum. Öte yandan zevkler tartışılmaz mottosunu bir kenara bırakın ve tartışma ortamlarınızı sanatsal konularla renklendirin :) Zira tartışmaya değmeyecek önemsiz konular yeterince bol zaten.

Her ay 5 film, 5 müzik parçası ve 1 kitap önerim olacak. 

İlk filmimizle başlayalım dilerseniz

İlk sırada usta yönetmen Tarantino'nun son filmi The Hatefull Eight, yani Türkçeye çevirisiyle ' Nefret Sekizlisi' filmini önereceğim. Baştan uyarayım, daha önce Tarantino filmi izlemediyseniz veyahut izlediğiniz halde film içerisindeki uzun diyaloglardan hoşlanmıyorsanız bu film pek sarmayabilir. 

İmdb: 8/10 
Tür : Suç ve Dram

Tarantino'nun 90larda yıldızını parlatan tanıdık birkaç oyuncu var cast listesinde. Samuel L. Jacksonn, Kurt Russell, Michael Madsen, Tim Roth , Jennifer Leigh ve Walton Goggins

Western türündeki bu filmde atlı posta arabası ve içerisindeki ödül avcısı ve onun tutsağı olan tehlikeli bir kadın suçlu bulunmaktadır. Wyoming'te kara kışın ortasında kar fırtınasının eşiğinde seyrine devam eden aracın önünü bir başka ödül avcısı keser. Cebinde Abraham Lincoln'den mektup taşıdığını iddia eden bu kişi Samuel Jackson'dan başkası değildir. Arabayı güç bela bir bara yetiştirirler fakat barda karşılaştıkları kişiler, göründüğü gibi normal değildir ve yapılan her şey söylenen her söz her bir kişinin kendi planının parçasıdır.


Normalde Tarantino filmlerindeki diyaloglar hep dozunda olmuştur. Fakat bu filmde özellikle ilk 45 dk diyaloglar gereksiz uzatılmış. Eğer filmde puan kırılacaksa, kırılması gereken nokta burası diyebilirim. Öte yandan kara kışın o soğuk havasını izleyiciye öyle derinden hissetirdi ki yönetmen, insanda filmi izlerken bir kahve alıp ısınma isteği doğmuyor değil. İlk bir saati izleyen bir kişi filmin ikinci yarısını beklemeden filmi kapatabilir. Çünkü dediğim gibi diyaloglar uzatılmış. Ama Tarantino farkını ortaya koymuş ve filmin ikinci yarısı sizi koltuğunuza çivilemekle kalmıyor, film bittikten sonra da olduğunuz yerde kalıyorsunuz öylece. Monoton giden bir günün akşamında sürprizlerle karşılaşıp sabaha dek etkisinde kalmak gibi diyebilirim. Öte yandan  filmdeki oyunculuklar da 10 üzerinden 10 puanı sonuna kadar hak ediyor.

Filmde suçlu ve tutsak rolündeki Jennefier Leigh'e yapılan işkenceler her ne kadar feminist kesimin tepkisini çekse de Tarantino'nun Kill Bill filmini izleyenler olayın cinsiyetçilikle hiç bir alakası olmadığını anlayacaktır zaten.

Filme benim notum 8.8/10




Yorumlar

Küllenenler

Sen Olsaydın

Gençlik ve Güzellik - Kısım I

Mübeccel