Şairin İkilemi ve Hakikate Veda
Hüzün rüzgarına kapılmışların yüzünde beliren çizgiler, senelerin degil, düşüncelerin eseridir. Bir yüzyıl içinde kendine yer edinmiş şair istemedi oysa bu yüzyılı. Sonra kıydı canına garip bir gecede, ruhu olgunlaşmış ve aklı henüz başındayken. Ancak ölüm, yazılagelmiş mektupların ulaşmadıgı adres gibi. Bizler yazılagelmiş mektuplarız, şair postalanmış adresine.
Yeşil memleket hasretini bilirim uzaklara özlemdir. Uzaklara özlem yakınlara nefrettir. Nefret her zaman kötü bir duygu degil. Kötüden nefret edenler, iyi ve güzel olan şeylere adanmış birer neferdir.
Yüzyıl dedim, şairin istemedigi. Mavi ve berrak ve ılık bir göl kenarında, yeşil çimler üzerinde, düşlerin buluştugu gögün altına uzanmış; daldıgı hayallere sıgınıp huzurla sevişirken, hakiki varlıgından kaçmakta oldugu, hakikati saran karanlık bir yüzyıl.
Düşler geceleri sarmış, yokluk ve varlık arasında gidip gelen düşünceler ipe geçirilmiş ve ne kadar arınacaksa insan hakikatten, o denli ruhunu hayale teslim etmiş şair. Hüznüne sebep makber, hüznüne sebep yeşilyurt, hüznünde boguldugu uzak bir dilber.. Şairin hüznü, yüzyılın karanlıgını deler de geçer. Ancak aydınlık ne makber ne yeşilyurt ne de dilber ile kaim. Hayale adanmışlık ve hakikati yaşamak arasında ince bir çizgide, daragacında, yedi tepede..
Şair istemedi oysa bu yüzyılı. Sonra kıydı canına garip bir gecede. Ruhu ezelden olgunlaşmış, katreleri henüz düşerken dünyayı andıran sert ve soguk zemine. Sonra kıydı canına garip bir gecede şair. Vardıgı yer şimdi yeşilyurt, makber ve tahayyülüne misafir, şimal yıldızına nazire yapan hüzünlü bir dilber..
Yeşil memleket hasretini bilirim uzaklara özlemdir. Uzaklara özlem yakınlara nefrettir. Nefret her zaman kötü bir duygu degil. Kötüden nefret edenler, iyi ve güzel olan şeylere adanmış birer neferdir.
Yüzyıl dedim, şairin istemedigi. Mavi ve berrak ve ılık bir göl kenarında, yeşil çimler üzerinde, düşlerin buluştugu gögün altına uzanmış; daldıgı hayallere sıgınıp huzurla sevişirken, hakiki varlıgından kaçmakta oldugu, hakikati saran karanlık bir yüzyıl.
Düşler geceleri sarmış, yokluk ve varlık arasında gidip gelen düşünceler ipe geçirilmiş ve ne kadar arınacaksa insan hakikatten, o denli ruhunu hayale teslim etmiş şair. Hüznüne sebep makber, hüznüne sebep yeşilyurt, hüznünde boguldugu uzak bir dilber.. Şairin hüznü, yüzyılın karanlıgını deler de geçer. Ancak aydınlık ne makber ne yeşilyurt ne de dilber ile kaim. Hayale adanmışlık ve hakikati yaşamak arasında ince bir çizgide, daragacında, yedi tepede..
Şair istemedi oysa bu yüzyılı. Sonra kıydı canına garip bir gecede. Ruhu ezelden olgunlaşmış, katreleri henüz düşerken dünyayı andıran sert ve soguk zemine. Sonra kıydı canına garip bir gecede şair. Vardıgı yer şimdi yeşilyurt, makber ve tahayyülüne misafir, şimal yıldızına nazire yapan hüzünlü bir dilber..
Bir ömr-i muhayyel...Hani gülbünler içinde
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i muhayyel...Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü muğfel
Bir ömr-i muhayyel!
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i muhayyel...Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü muğfel
Bir ömr-i muhayyel!
Yalnız ikimiz,bir de o:Ma'bûde-i şi'rim;
Yalnız ikimiz,bir de onun zıll-ı cenâhı;
Hâkîlere bahş eyleyerek hâk-i siyâhı
Dûşunda beyaz bir bulutun göklere âzim.
Her sahn-ı hakîkatten uzak,herkese mechûl;
Bir safvet-i masûmenin âgûş-ı terinde,
Bir leyle-i aşkın müteennî seherinde
Yalnız ikimiz sayd-ı hayâlât ile meşgul.
Yalnız ikimiz,bir de onun zıll-ı cenâhı;
Hâkîlere bahş eyleyerek hâk-i siyâhı
Dûşunda beyaz bir bulutun göklere âzim.
Her sahn-ı hakîkatten uzak,herkese mechûl;
Bir safvet-i masûmenin âgûş-ı terinde,
Bir leyle-i aşkın müteennî seherinde
Yalnız ikimiz sayd-ı hayâlât ile meşgul.
Savtındaki eş'ar-ı pür-âhenk ile mâlî,
Şİ'rimdeki elhan-ı muhabbetle nagam-saz,
Ah istiyorum,göklere âmâde-i pervâz
Bir lâne-i âvârede bir ömr-i hayâlî...
Şİ'rimdeki elhan-ı muhabbetle nagam-saz,
Ah istiyorum,göklere âmâde-i pervâz
Bir lâne-i âvârede bir ömr-i hayâlî...
Bir ömr-i hayâlî...Hani gülbünler içinde
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i hayâlî...Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü hâlî
Bir ömr-i hayâlî!
Tevfik Fikret
Bir kuşcağızın ömr-i bahârîsî kadar hoş;
Bir ömr-i hayâlî...Hani göllerde,yeşil,boş
Göllerde,o sâfiyet-i vecd-âver içinde
Bir dalgacığın ömrü kadar zaîl ü hâlî
Bir ömr-i hayâlî!
Yorumlar
Yorum Gönder